16 Aralık 2012 Pazar

Hastalığın Fonksiyonları

Sponsorlu Bağlantılar:

Hastalığın Fonksiyonları
Hastalığın da sağlık gibi çeşitli tanımları vardır.

Hastaların bazıları için hastalık sadece bir kader meselesidir. Bazıları ise hastalığı tanrının kullarını cezalandırması olarak düşünür. Yine bazıları için hastalığı meydana getiren kötü ruhlar, cinler ve periler gibi doğaüstü varlıklardır. Bunlar hastalığı karşılarında kendilerine kötülük yapmak için fırsat kollayan bir insan gibi kabul ederler. Kendilerini de tabii ki bir kurban olarak görürler.

Bunların tamamı yanlış düşüncelerdir.

Hastalığın ne olduğunu anlamak için bir örnek verecek olursak bir hastalık ele alalım. Bu hastalık zatürre (pnömoni) olsun.

Zatürre hastalığının kalp yetmezliğine sebep olduğu iddiası doğru değildir. Kalp yetmezliğine sebep olan şey zatürreyi yok etmek için kullanılan kimyasal ilaçlardır. Bu ilaçların içinde bulunan aktif maddeler bronşlara ulaştığında zatürre hastalığının biyolojik gelişmesini sekteye uğratır. Zararlı toksinler balgam olarak öksürükle dışarı atılır. Bu şekilde akciğerler zehirlerden temizlenmiş olur. Fakat bu arada zehirlenmeden kurtulan bronşlar yeni zehirlenmelere, yeni mikropların yerleşmesine müsait duruma gelirler. Burada bizim için mühim olan bronşları mikroplardan temizlemek kadar vücudun direncini arttırarak yeni mikroplarla rahatça mücadele edecek bağışıklığın kazanılmasını sağlamaktır.

Grip hastalığını da örnek olarak ele alalım. Vücut bu hastalığa yakalanır, yakalanmaz ateşin yükseldiğini görürüz. Ateş neden yükselir. Çünkü ateş yükselince hastalığa sebebiyet veren virüslerin birçoğu yok olur. Tıp biliminin ilerlemesine rağmen hala elimizde virüsleri yok edebilecek etkili bir ilaç mevcut değildir. Bu bakımdan hastanın ateşini düşürmek iyi bir şey değildir. 38,5 derecede birçok virüs türü yok olmaktadır.

Şayet ateş çok yüksekse bu ateşi doğal yöntemlerle düşürmeye çalışmak en doğru harekettir. Ayrıca hastaya daima doğal ve hazmı kolay yiyecekler verilmelidir. Ağır yiyeceklerin sebep olabileceği zararlar düşünülmelidir. Bunlar arasında deride, böbreklerde ve hazım cihazında meydana gelebilecek fonksiyon bozukluklar sayılabilir. Bu arada bedensel ve psikolojik hareket, yeterli miktarda uyku, gevşeme ve istirahat gibi faktörlerin de tedavide çok önemli rollerinin bulunduğunu unutmamak gerekir.