5 Ağustos 2011 Cuma

Gebelik Nasıl Olur? Çocuk Nasıl Doğar?

Sponsorlu Bağlantılar:

GEBELİĞİN OLUŞUMU

ÜREME

Evlilik hayatında, üreme ve doğum kontrolü konuları sürekli gündemdedir­­. Evliliğin başlangıcın­da eşler daha ne olduğunu anlamadan, gebeliğin bazen  hoş bazen  sıkıntılı belirtileriyle karşılaşa­bilirler­. Bazen  de arzulanan hamilelik gecikir, hastanelerde testler, tetkikler ve ilaçların, ha t­ta ameliyatların sıkıntılarına katlanılır­­. Bazen  de gebeliği önlemek için türlü çabalar gösterilir­­.

Üreme İçin Neler Gereklidir?
Erkekte normal sayıda ve özellikte sperm üretimi,
Sperm kanalları­nın açık ve yeterli fonksiyonu,
Kadın­da yumurta hücresi üretimi,
Kadın­da yumurtayı ileten  tüplerin açık olması,
Yumurtlama günlerinde cinsel ilişki,
Sperm ve yumurtanın buluşma­sı ve döllenme,
Döllenmiş yumurtanın yerleşmesine uygun rahim fonksiyonu,
Döllenmiş yumurtanın, rahme yerleşip embriyo ve fetus (cenin) hali­ni alışı,
Gelişimi­ni tamamlamış bebeğin doğumu­.

SPERM ÜRETİMİ

Erkek üreme hücresi olan sperm, yumurtalar­da üretilmektedir­­. Üretim, kadınlardakinden  farklı olarak, buluğ çağın­da başlayıp hayatın sonuna kadar devam eder­. Keza, kadın periyodun­da ayda bir defa yumurtlama (ovulasyon) ile bir adet (nadiren  birkaç) yumurta hücresi (ovum) oluşmasına rağmen, erkekte sperm üretimi süreklidir­­.

Doğumda erkek yumurtaların­da sperm üretecek ana sperm hücreleri (spermatogonium) bulunur­. Ergenliğe kadar bu hücreler sessizce beklerler­. Ergenlikte beyinden  salgılanan hormonların (FSH, LH) artışı ile yumurta içindeki ana sperm hücrelerinde bölünme başlar­. Oluşan yeni hücreler de çeşitli bölünme, gelişme ve farklılaşma aşamaların­dan geçerek sperm haline gelirler­.

Yumurtalarda, dakikada yaklaşık 50-200 bin adet sperm üretilir­­. Yumurtanın içindeki kanallar­da oluşan spermler, yumurtanın üst kutbundaki kapıdan epididim adı verilen  kanal sistemi içerisine girerler­. Burada da olgunlaşmaya devam eden  spermler, epididimin kuyruk kısmına geldiklerinde bağımsız hareket kabiliyeti kazanmış olurlar­. Bir sperm hücresi­nin gelişimi­ni tamamlayıp olgun hale gelişi yaklaşık 70 gün sürmektedir­­.

Sperm, 5-7 mikron boyunda, 3-4 mikron eninde, armut şeklinde baş, 2-3 mikron boyun­da boyun ve 40-45 mikron uzunluğun­da kuyruk kısımların­dan oluşmaktadır­­.

Spermin Dışarı Çıkışı

Cinsel uyarılma olduğun­da sperm hücreleri, meni kesecikleri­nin ve prostatın salgıları, arka idrar yolu ve boşaltma kanalların­da birikmeye başlarlar­. Birikim için, prostat içindeki idrar kanalı­nın mesane tarafındaki üst kısmı ve prostatın alt tarafındaki alt kısmı sfinkter sistemi (büzücü mekanizma) tarafın­dan kapalı tutulur­. Bu sayede biriken  sıvılar mesaneye ve idrar yolun­dan dışarıya kaçmaz­. Biriken  sıvıya meni adı verilir­­.

Cinsel uyarılma doruk noktasına ulaştığında, boşalma refleksi denen  olay başlar­. Mesane tarafındaki iç sfinkter (büzük) kapalı kalırken, dış sfinkter açılır­­. Aynı anda, idrar yolu üstündeki ve boşaltma kanallarındaki kaslar, hızlı ve ritmik olarak kasılırlar­. Bu kasılmalarla beraber meni, fışkırır tarzda birkaç hamle ile idrar deliğinden  dışarı atılır­­.

YUMURTA HÜCRESİ ÜRETİMİ

Anne karnındaki ceni­nin bel kemiği­nin her iki yanındaki dokular, ceni­nin kromozom yapısı dişi ise yumurtalık şeklinde farklılaşmaya başlar­. Farklılaşan yumurtalıkta gebeliğin 6­. haftasın­da yumurtanın ana hücreleri (oogonia) belirginleşir­­. 20­. haftaya kadar ana yumurta hücreleri bölünerek çoğalır­­. Daha sonra, 46 kromozomlu(gen) bu hücreler kromozom sayısını yarıya indirecek bölünme aşamasına girerler­. Gebeliğin 7 ve 9­. aylar arasın­da oluşan bu bölünme tamamlanmaz­. Bölünme aşamasın­da kalan bu hücreler oosit adını alırlar­. Etrafı bir hücre tabakasıyla çevrilen  oositler, yumurtalıkta sessizce beklemeye başlarlar­. Bunların sayısı belirlidir ve daha sonra değişmez­. Yani kadın yumurtalığı, erkekteki­nin aksine belli sayıda üreme hücresine sahiptir­­.

Doğumdan ergenliğe kadar, yumurtalıkta değişmeden  bekleyen  oositler, ergenlikten  sonra gelişerek olgun yumurta hücresi haline geleceklerdir­­. Ancak, bunların %99’u çeşitli nedenlerle yok olurken, yalnızca %1 kadarı gelişerek yumurta hücresine dönüşmektedir­­.

Yumurtlama (Ovulasyon)

Kadın periyodunun yaklaşık 14­. gününde beynin hipofiz(beyin orta kısmın­da hormon salgılayan bölge) bölgesinden  salgılanan hormonlar­dan LH’nin miktarı, aniden  artar­. Müteakiben  olgun follikülün zarı çatlayarak yumurta hücresi serbest kalır­­. Bu olaya yumurtlama adı verilmektedir­­.

Yumurtalıkta, yumurta hücresi­nin gelişme­si sırasında, östrojen  ve progesteron adlı hormonlar üretilmektedir­­. Yumurtlamadan önceki periyodun ilk sürecinde östrojen, yumurtlamadan sonraki ikinci dönemde progesteron adlı rahim içindeki dokuların, döllenmiş yumurtanın yuvalanmasına uygun hale gelmesi­ni sağlayan hormon üretilir­­. Aksi hal­de döllenmiş yumurta rahme yuvalanmayacak ve düşük olacaktır­­.

DÖLLENME

Döllenme, erkek üreme hücresi sperm ile dişi üreme hücresi yumurtanın buluşup spermin, yumurta içerisine girme­si halidir­­. Bu olay, kadın tüplerinden  birisi­nin içinde gerçekleşir­­.

Cinsel ilişkide, boşalmadan sonra meni içerisindeki spermler, hızla serviks denen  rahmin boyun kısmın­dan içeri girerler­. Spermler buradan rahmin içerisinde yukarıya doğru ilerleyerek, tüplerin içerisine girerler ve burada da ilerlemeye devam ederler­.

Yumurta hücresi, kadın yumurtalığın­dan serbest bırakıldıktan sonra karın boşluğunun alt kısmına düşer­. Düştüğü yer, tüplerin eldiven  parmağı gibi uzantıları olan serbest ucuna yakındır­­. Yumurta hücresi, tüpün uzantıları tarafın­dan tüpün içerisine alınır­­. Yumurta hücresi tüpün içinde rahim tarafına doğru yavaşça iletilir­­. Bu sırada tüp içerisine kadar ulaşmış sperm hücresi varsa, döllenme için buluşma gerçekleşmiş olur­.

Sperm ile yumurta hücresi­nin buluşmasın­dan sonra sperm, baş kısmındaki eritici enzimlerle yumurtanın zarlarını delerek içerisine girer­. Bir sperm yumurta içerisine girdikten  sonra yumurta zarı­nın özelliği­ni değiştirerek başka spermlerin yumurta içerisine girmesine müsaade etmez­.

GEBELİK

Döllenmeden  sonra, döllenmiş yumurta (zigot) yaklaşık 30 saat, dıştan tespit edile­bilir bir farklılık olmaks ı­zın sessiz kalır­­. Bu sırada erkek ve dişiden  gelen  kromozomlar birleşmiş, yeni canlı­nın kromozomları oluşmuştur­. Rahim tüpleri­nin içinde gerçekleşen  döllenmeden  sonra, zigot tüpün içinde rahime doğru ilerler­. Rahme ulaşma­sı 3-5 gün sürer­. Bu aşamalar­da zigot, bölünerek çoğalır­­. Hücre sayısı 2, 4, 8, 16­.­.­. olarak artar­. Yuvalanma aşamasındaki zigot, bir boşluğu çevrelemiş, tek tabaka halinde dizilmiş hücrelerden  oluşur­. Bu hücre topluluğunun bir tarafındaki hücreler sayıca ve tabaka olarak daha fazla gelişir­­. Bu bölge rahime yapışma bölgesidir­­. Bu aşamadaki yeni canlıya embriyo adı verilmektedir­­.

Yuvalanma döllenmeden  sonra 5-8’ inci günlerde başlar, 9-10’ uncu günlerde tamamlanmış olur­. Yani kadı­nın adetine daha 4-5 gün varken, döllenme ve yuvalanma işlemi tamamlanmıştır­­. Kadın, adeti­nin olmama­sı ile gebeliği­ni fark ettiğinde, embriyo yaklaşık 15-20 günlük olmuştur­.

Embriyo, rahme yuvalandıktan sonra hızla gelişmesine devam eder­. Döllenmeden  sonra, ikinci aya kadar olan döneme, embriyo süreci denilmektedir­­. Daha sonra fetüs adını alan yeni canlı, doğuma kadar gelişimi­ni devam ettirir­­.

Gelişen  ceninde anormalliklerin çoğu ilk 12 haftada oluşur­. Bu nedenle anne ilaç, aşı, zararlı kimyasal maddeler, virüs ve bazı enfeksiyonlar ile radyasyon (şua) ve benzeri zarar verici tüm etkenlerden  kaçınmalıdır­­.

Anne karnındaki cenin, plasenta adı verilen  (çocuğun eşi) yapıya göbek bağı ile bağlıdır­­. Plasenta da, rahme yapışıktır­­. Plasentada, anne kanı ile bebek kanı birbirlerine karışmaks ı­zın besin ve çeşitli maddelerin alışverişi olur­. Bu yolla cenin, besinleri­ni anneden  alırken, artıklarını anneye verir­­. Plasenta, bazı hormon, kimyasal madde, mikroorganizma ve küçük molekülleri geçirgendir­­. Bu nedenle annenin karşılaştığı bazı zararlı etkenler çocuğu da etkiler­. Örneğin, annenin sigara kullanma­sı ve alkol alma­sı direkt çocuğu etkiler­. Keza, üzüntülerinde açığa çıkan hormonları, plasentadan geçerek ceni­ni olumsuz şekil­de etkiler­.

Embriyo, 10 günlükken  gözle fakat fark edile­bilir­­. Birinci ayda 1 cm, ikinci ayda 4 cm, üçüncü ayda 9 cm’ e erişir (Gebeliğin ayı­nın karesi yaklaşık ceni­nin boyunu verir)­. Daha ilk haftalarda, hücreler üç tabakadan (ekdoderm, endoderm, mesoderm) oluşturur­. Her tabaka farklı bir yönde gelişerek, farklı organ ve sistemleri oluşturacaklardır­­.

Konuyla ilgili aramalar: bebek nasıl doğar , nasıl çocuk oluşur